Ferdi Emeklilik Sistemi’nin 18 yıllık müddet ortasında Türkiye’de ferdi tasarrufların en değerli adresi haline gelerek uygun kurgulanmış yapısı ve iştirakçilere sağladığı en son yarar manasında rüştünü ispat ettiğini vurgulayan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Lideri Atilla Benli, “2013 yılında başlayan yüzde 25’lik direkt devlet dayanağı, sistemin büyümesindeki en kıymetli itici güç ve inanç ögesi oldu” diye konuştu.
Ferdî Emeklilik Sistemi (BES) 18 yılı geride bırakmaya hazırlanırken, bugüne kadar geçen müddet zarfında 2013 yılında başlayan yüzde 25’lik devlet katkısı, 2017 yılında hayata geçirilen Otomatik İştirak Sistemi (OKS) ve son olarak haziran ayında 18 yaş altı çocuklara da sisteme dahil olma imkânı sağlanması ile birlikte 13 milyon iştirakçiye ve 193 milyar TL’lik fon büyüklüğüne ulaştı. Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Lideri Atilla Benli, “Bireysel emeklilik sistemimiz, Türk halkının tasarruf alışkanlıklarını tabana yayan ve sermaye piyasalarının gelişmenine katkı sağlayan en değerli faktörlerden biri pozisyonuna geldi. Ulaştığımız nokta ve devletimizin sisteme olan teveccühünün her geçen gün çoğalıyor olması bizlerin heyecanını daha da artırıyor” dedi.
Benli, devlet katkısının BES’teki değerine yönelik açıklamalarda bulundu. Kişisel Emeklilik Sistemi’nde 2013 yılından bu yana her 100 TL’lik birikime devletin de 25 TL katkı hissesi verdiğinin ve bunun da sistemi daha cazip hale getirdiğinin altını çizen Benli, “2013 yılı sistemin büyümesinde milat özelliği taşıyor. BES’in kurulduğu 2003 yılından itibaren birinci on yıllık periyotta sisteme yeni giren iştirakçi sayısı yıllık ortalama 310 bin kişi civarında iken, 2013 yılında hayata geçirilen 25 devlet katkısı uygulaması ile bu sayı yıllık yaklaşık 1 milyona yükseldi. Devlet katkısının oluşturduğu bu radikal artış, OKS’nin hayata geçirildiği 2017 yılına kadar devam ederek yaklaşık 6,6 milyon iştirakçi sayısına ulaşıldı” diye konuştu.
Yüzde 25’lik devlet katkısının dünyada örneği yok
Benli’nin verdiği bilgilere bakılırsa: 2013 yılından evvel vergi teşviki sunan sistem, sadece bordrolu çalışanları hedefleyerek yaklaşık 36 oranında bir kapsayıcılığa sahipti. 2013 yılında getirilen 25 devlet katkısı ile vergi mükellefi olmayan; küçük esnaf, konut bayanı ve öğrenciler üzere bordrosuz iştirakçilerin da sistemden yaralanması sağlanarak BES’in kapsayıcılığı 85 oranına yükseltildi.
Benli kelamlarına şöyleki devam etti: “Devlet katkısı avantajı ile devletimiz sisteme dahil olan istisnasız tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ve mavi kart sahiplerine, yatırdıkları katkı hissesine karşılık diğer hiç bir yatırım aracında sunulmayan ve dünyada örneği olmayan yüzde 25 oranında ek katkı sağlıyor. Şunu epey net görüyoruz ki, pandemi şartları tasarruf etme konusunda bilinçlenmenin artmasında etken oldu ve devlet katkısı ile birlikte BES burada öne çıktı. Bunun yanında 2017 yılında uygulanmaya başlanan, çalışanların maaşlarından alınan katkı hisselerine da devlet katkısının verildiği otomatik iştirak sistemi ile bugün 6 milyondan fazla çalışan tasarruf etmeye devam ediyor. Tıpkı biçimde haziran ayında başlayan ve 4 ay üzere kısa bir vakit diliminde 80 bine yakın 18 yaş altındaki çocuğumuzun sisteme girmesi ile 74,7 milyon TL fon büyüklüğü ve 8 milyon TL devlet katkısına ulaşıldı. Ülkemizde 18 yaş altı 24 milyon çocuk ve gencimizin devlet katkısından yararlanmasına imkân tanıyan düzenleme sistemin gelişmesinde fazlaca kıymetli bir gelişme ve itici bir güç olacak.”
BES sunduğu avantajlarla ülke tasarruflarını arttırıyor
Ulusal tasarruf oranlarının artmasının kuvvetli ve sürdürülebilir bir iktisat için şayet olmazsa olmaz bir durum olduğuna işaret eden Atilla Benli, “Bireysel Emeklilik Sistemi, hem sürdürülebilir bir ekonomik büyüme modelinin ön şartı olan yurt içi tasarruf oranının artırılması birebir vakitte iktisada uzun vadeli finansman kapasitesi sunulmasını temin ederek sermaye piyasalarının derinleşmesi fonksiyonunu gerçekleştiriyor. Bu taraflarıyla de kişisel emeklilik sistemi, iştirakçilere sunduğu avantajlarla ulusal tasarrufun artırılmasını teşvik etmeye yönelik en somut adım” dedi.
Sistemdeki Devlet katkısı 23,2 milyar TL’yi aştı
Emeklilik Nezaret Merkezi’nin (EGM) deklare ettiğı 8 Ekim 2021 datalarına nazaran; iştirakçi sayısının 7 milyona yaklaştığı olduğu BES’te toplam fon büyüklüğü devlet katkısı dahil 178,2 milyar TL, iştirakçi sayısının 6,1 milyonu aştığı OKS’de ise fon büyüklüğü devlet katkısı dahil 14,8 milyar TL’ye ulaştı. Sistemin toplamda ulaştığı 193 milyar TL fon ortasında devlet katkısı fiyatı ise 23,2 milyar TL’yi aştı. Devlet katkısı üst sonu, brüt taban fiyatın yıllık meblağının yüzde 25’i olup 2021 yılı ortasında alınabilecek azamî devlet katkısı 10 bin 732,50 TL olarak belirleniyor. Devlet katkısı meblağı, katkı hissesi ödemesinin emeklilik şirketi hesaplarına nakden intikal ettiği tarihi takip eden ay iştirakçinin hesabına ödeniyor. Ferdi emeklilik devlet katkısı hesaplarında kayıtlı bu fiyatların; sistemde en az 3 yıl kalınırsa 15’ine, sistemde en az 6 yıl kalınırsa 35’ine, sistemde en az 10 yıl kalınırsa 60’ına, emekli olma, vefat yahut maluliyet durumlarında 100’üne hak kazanılıyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Ferdî Emeklilik Sistemi (BES) 18 yılı geride bırakmaya hazırlanırken, bugüne kadar geçen müddet zarfında 2013 yılında başlayan yüzde 25’lik devlet katkısı, 2017 yılında hayata geçirilen Otomatik İştirak Sistemi (OKS) ve son olarak haziran ayında 18 yaş altı çocuklara da sisteme dahil olma imkânı sağlanması ile birlikte 13 milyon iştirakçiye ve 193 milyar TL’lik fon büyüklüğüne ulaştı. Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Lideri Atilla Benli, “Bireysel emeklilik sistemimiz, Türk halkının tasarruf alışkanlıklarını tabana yayan ve sermaye piyasalarının gelişmenine katkı sağlayan en değerli faktörlerden biri pozisyonuna geldi. Ulaştığımız nokta ve devletimizin sisteme olan teveccühünün her geçen gün çoğalıyor olması bizlerin heyecanını daha da artırıyor” dedi.
Benli, devlet katkısının BES’teki değerine yönelik açıklamalarda bulundu. Kişisel Emeklilik Sistemi’nde 2013 yılından bu yana her 100 TL’lik birikime devletin de 25 TL katkı hissesi verdiğinin ve bunun da sistemi daha cazip hale getirdiğinin altını çizen Benli, “2013 yılı sistemin büyümesinde milat özelliği taşıyor. BES’in kurulduğu 2003 yılından itibaren birinci on yıllık periyotta sisteme yeni giren iştirakçi sayısı yıllık ortalama 310 bin kişi civarında iken, 2013 yılında hayata geçirilen 25 devlet katkısı uygulaması ile bu sayı yıllık yaklaşık 1 milyona yükseldi. Devlet katkısının oluşturduğu bu radikal artış, OKS’nin hayata geçirildiği 2017 yılına kadar devam ederek yaklaşık 6,6 milyon iştirakçi sayısına ulaşıldı” diye konuştu.
Yüzde 25’lik devlet katkısının dünyada örneği yok
Benli’nin verdiği bilgilere bakılırsa: 2013 yılından evvel vergi teşviki sunan sistem, sadece bordrolu çalışanları hedefleyerek yaklaşık 36 oranında bir kapsayıcılığa sahipti. 2013 yılında getirilen 25 devlet katkısı ile vergi mükellefi olmayan; küçük esnaf, konut bayanı ve öğrenciler üzere bordrosuz iştirakçilerin da sistemden yaralanması sağlanarak BES’in kapsayıcılığı 85 oranına yükseltildi.
Benli kelamlarına şöyleki devam etti: “Devlet katkısı avantajı ile devletimiz sisteme dahil olan istisnasız tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ve mavi kart sahiplerine, yatırdıkları katkı hissesine karşılık diğer hiç bir yatırım aracında sunulmayan ve dünyada örneği olmayan yüzde 25 oranında ek katkı sağlıyor. Şunu epey net görüyoruz ki, pandemi şartları tasarruf etme konusunda bilinçlenmenin artmasında etken oldu ve devlet katkısı ile birlikte BES burada öne çıktı. Bunun yanında 2017 yılında uygulanmaya başlanan, çalışanların maaşlarından alınan katkı hisselerine da devlet katkısının verildiği otomatik iştirak sistemi ile bugün 6 milyondan fazla çalışan tasarruf etmeye devam ediyor. Tıpkı biçimde haziran ayında başlayan ve 4 ay üzere kısa bir vakit diliminde 80 bine yakın 18 yaş altındaki çocuğumuzun sisteme girmesi ile 74,7 milyon TL fon büyüklüğü ve 8 milyon TL devlet katkısına ulaşıldı. Ülkemizde 18 yaş altı 24 milyon çocuk ve gencimizin devlet katkısından yararlanmasına imkân tanıyan düzenleme sistemin gelişmesinde fazlaca kıymetli bir gelişme ve itici bir güç olacak.”
BES sunduğu avantajlarla ülke tasarruflarını arttırıyor
Ulusal tasarruf oranlarının artmasının kuvvetli ve sürdürülebilir bir iktisat için şayet olmazsa olmaz bir durum olduğuna işaret eden Atilla Benli, “Bireysel Emeklilik Sistemi, hem sürdürülebilir bir ekonomik büyüme modelinin ön şartı olan yurt içi tasarruf oranının artırılması birebir vakitte iktisada uzun vadeli finansman kapasitesi sunulmasını temin ederek sermaye piyasalarının derinleşmesi fonksiyonunu gerçekleştiriyor. Bu taraflarıyla de kişisel emeklilik sistemi, iştirakçilere sunduğu avantajlarla ulusal tasarrufun artırılmasını teşvik etmeye yönelik en somut adım” dedi.
Sistemdeki Devlet katkısı 23,2 milyar TL’yi aştı
Emeklilik Nezaret Merkezi’nin (EGM) deklare ettiğı 8 Ekim 2021 datalarına nazaran; iştirakçi sayısının 7 milyona yaklaştığı olduğu BES’te toplam fon büyüklüğü devlet katkısı dahil 178,2 milyar TL, iştirakçi sayısının 6,1 milyonu aştığı OKS’de ise fon büyüklüğü devlet katkısı dahil 14,8 milyar TL’ye ulaştı. Sistemin toplamda ulaştığı 193 milyar TL fon ortasında devlet katkısı fiyatı ise 23,2 milyar TL’yi aştı. Devlet katkısı üst sonu, brüt taban fiyatın yıllık meblağının yüzde 25’i olup 2021 yılı ortasında alınabilecek azamî devlet katkısı 10 bin 732,50 TL olarak belirleniyor. Devlet katkısı meblağı, katkı hissesi ödemesinin emeklilik şirketi hesaplarına nakden intikal ettiği tarihi takip eden ay iştirakçinin hesabına ödeniyor. Ferdi emeklilik devlet katkısı hesaplarında kayıtlı bu fiyatların; sistemde en az 3 yıl kalınırsa 15’ine, sistemde en az 6 yıl kalınırsa 35’ine, sistemde en az 10 yıl kalınırsa 60’ına, emekli olma, vefat yahut maluliyet durumlarında 100’üne hak kazanılıyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı